İyi Yüzme Hocası Aranıyor
Eskilerin “Alaylı” diye bir tabiri vardır.
İcra ettiği mesleği mektebinde okumamış ama piyasada çekirdekten yetişmiş usta kişiler için kullanılır bu tabir. Meslek erbabına sorulur; Mektepli misin? Alaylı mısın? diye.
Konumuz yüzme olduğuna göre bizim meslekte de diğer sektörlerde olduğu gibi ustanın yani eğitmenin kalitesi konusu oldukça önemlidir. Aileler çocuklarının fiziksel ve ruhsal gelişimi için ellerinden geleni yapmaya gönüllü ve isteklidirler. Bu uğurda tüm imkanlarını gururla seferber etme eğilimindedirler. Bu amaç doğrultusunda seçilecek en iyi yollardan biri de malumunuz “yüzme” branşıdır. Gerek çocuklarının gerekse de kendi canlarını, sağlıklarını emanet edecekleri yüzme eğitmeni kaliteli olsun isterler. Kaliteden kast edilen: İşini bilen, pedagojik bilgisi yeterli, sağlam karakterli, çevresine iyi rol-model olabilecek, kendisi gibi kaliteli yeni nesiller yetiştirecek hedefleri olan bir lider.
Yüzme eğitim camiasının içinde uzun yıllar boyunca edindiğim birikim sonunda maalesef her sektörde olduğu gibi yüzme dünyasında da kaliteli eğitmen konusunun kanayan bir yara olduğunu gördüm. Bu olumsuz durumun ilk sorumlusu üzülerek söylüyorum maalesef devletin spor politikasıdır. Spor yöneticilerinin ve karar verici mekanizmaların kişisel yetersizlikleri, arkalarını dayadıkları siyasi güçler, bozuk karakterleri, kompleksleri, samimi olmayan davranışları ve saymakla bitmez bir sürü olumsuzlukları yüzünden ülkemizde geçerli bir sistem yoktur. Durum böyle olunca, spor eğitmenleri içinde işe yarayan kadar işe yaramayan da görev yapıyor. Çocuklarını teslim ettikleri ebeveynlerin de işi şansa kalıyor!
Eğitim almak için yapılan başvurularda bize en çok sorulan sorulardan biri: – “Mesleki kariyeriniz” nedir?
-Üniversitelerin Beden Eğitimi ve Spor Bölümlerinden yüzme antrenörü olarak mezun olmak mümkündür.
-Yüzme Federasyonu’nun tertiplemiş olduğu Antrenörlük seminerlerini başarı ile tamamlayarak yüzme antrenörlüğü belgesi sahibi olmak mümkündür.
-Küçük yaşlarınızdan beri yüzme sporu ile uğraşmışsanız ve tecrübelerinizi yeni kuşaklara aktarmak için yüzme antrenörlüğü yapmak istemeniz normaldir ve de mümkündür. Bunun için Üniversite veya Federasyon onaylı belge sahibi olmanız yeterlidir.
Gelelim yazımızın başında bahsi geçen Alaylı/Mektepli tanımını bize uyarlamaya;
Spor Akademisi mezunu iseniz; “mektepli” oluyorsunuz.
Federasyondan belge almışsanız; “alaylı” oluyorsunuz.
Arada hiçbir fark yok bence. Önemli olan kendini geliştirmek ve sağlam karakterli olmak. İyi bir eğitmen nasihatten çok model olmayı becerebilmeli. Hasbel kader Üniversite eğitimi almış ama beş para etmeyen yüzme hocaları da gördüm, asıl işi bankacılık olup da diğer zamanlarda yüzme eğitmenliği yapan mükemmel insanlar da gördüm. Yazımızın içinde de dediğim gibi iyi bir yüzme hocasını nereden bulurum sorusunun cevabı yok. Velinin şansına kalmış. Tek yapılabilecek şey referans bulmak olacaktır. Şahsen bir yüzme hocası adayının geçmişte bir yüzücü olmuş olmasını dilerim. Yani beraber çalışacağım yüzme hocalarını sporculuktan gelenler içinden seçmeyi tercih ederim. Daha önceden hiç spor yapmadığı halde çok iyi birer antrenör olan örnekler dünyada mevcut. Hatta başka branşta sporculuk yapmış iken daha sonraları bir başka branşta eğitmenlik yapmış bir çok başarılı isim biliyorum.
Bu yazıyı yazmama iten neden şudur:
Yüzme eğitimi alacağınız bir eğitmene mesleki kariyerini veya belgesi olup olmadığını sormanız yetmez. Aldanırsınız. Biraz sabır gösterip, müstakbel yüzme hocanızın derslerini izleyin. Çalıştığı ortamdaki sosyal ilişkilerini analiz etmeye çalışın. Çocuğunuzun veya sizin yüzme hocanızı tanımak için elinizden geleni yapın. Geç kalırsanız elinizden birşey gelmeyebilir!
Sevgiyle,
Serkan Özkeskin
One Comment